Son yıllarda üstün zekalı çocukların varlığı bir kıymet olarak görülmeye başladı dünyada ve ülkemizde. Gerçi ülkemizde bu alandaki cılız yatırımlar bir devlet okulu ve bilim sanat merkezleri noktasından ileri gidemese de dünya çapında bu alanda hem devlet hem özel alanda birçok yatırım yapılıyor.
Son dönemde toz gündemde bu gibi çok önemli konuları hep tehir ediyoruz. Ama bu konuyu ertelemeyen insanlarda varmış dedim geçenlerde. Yıllarca üstün zekalı çocukların eğitimine, topluma kazandırılmasına gönül vermiş bir eğitimci etrafında toplanan gönüldaşlar bir dernek kurmuşlar.
Türkiye Özel Yetenekliler Akademisi adı altında kurulan bu dernek yeni yılın ilk derneği olduğu gibi bir de “özel yetenekli” ismiyle kurulan ilk dernek.
Derneğin kurucu başkanı M.Hilmi EREN’le tanışma fırsatım oldu. Artık üstün zekalı kavramının sosyal ortamlarda hem kişilik olarak yüksek IQ seviyesindeki çocuğa da zarar verdiğini hem de yanlış bir ayırtedicilik unsuru olduğunu söylüyor ve ekliyor:
- Milli Eğitimde artık yönetmeliğinde özel yetenekli kavramını kullanıyor.
Siz bu derneği kurarken neyi amaçladınız diye sorduğumda, cevap gayet açık. Toplumda özel yetenekli çocuklara gereken özenin gösterilmesi, ailelerine desteğin verilmesi ve bu alanda etkin eğitimcilerin yetiştirilmesi…
IQ testlerinden, birey eğitimlerine, kurumsal çalışmalardan, sosyal sorumluluk projelerine kadar birçok alanda üstün zekalı yani pardon özel yetenekli çocuklar için aslında bu memleket için koşturmaya başlamışlar…
STK lar hükümetinden muhalefetine; özel sektöründen, kamuya artık herkese yetişiyor ve bence bu memleketi TÖYAK gibi STK lar kurtaracak…
